Türkiye ile AB ilişkilerin en çok ihtiyacı olan şey diyalog. Kentlerimizin yapabileceği en değerli katkı insanlarımız arasında bağ kurmaktır. Bu bağı da daha derin, güçlü ve sürdürülebilir diyalog üzerine kurabilmeliyiz. Hem Türkiye hem de Avrupa toplumları birçok farklı kültürü, siyasi ve ekonomik sistemleri bir araya getiriyor. Bu farklılıkların kurduğu ilişkilerin ortaya koyduğu fırsatlardan da zorluklardan da daha iyi haberdar olacağımız diyalogları tesis edebilmeliyiz. Toplumlarımız arasındaki bağı kurup bu diyaloğu yürütürken en etkin olacak idari birimler belediyelerdir. Belediyelerin vatandaşa olan yakınlığının avantajlarından yararlanmalıyız. Bununla beraber belediyelerin sahip olduğu kurumsal kapasite, mali kaynak, insan kaynağı, uzmanlık ve iş gerçekleştirme tecrübeleri de bu diyaloğun tesis edilmesi ve sürdürülmesini mümkün kılmaktadır.
Bu bağlamda şehir eşleştirme projeleri vatandaşların Avrupa değerlerini daha yakından tanımalarına, AB ve adaylık sürecini daha çok sahiplenmelerine ön ayak almaktadır. Kentlerimiz arasındaki ortaklıklar insanlarımız arasında karşılıklı bilgi paylaşımı, hoşgörü, karşılıklı anlayışı ve saygıyı da geliştirmekte ve kültürlerarası diyalogu teşvik etmektedir.
Kentlerimiz ve insanlarımız arasındaki diyalog karşılıklı olarak tarihlerimiz, toplumsal ve idari işleyişlerimiz, kurallarımız, değer yargılarımız konusunda bilgi sahibi olmamıza yaramaktadır. Bu dostluk bağları karşılıklı anlayışı ilerleterek gelecekteki katılım süreci için AB ve Türkiye arasında sağlam ve sürdürülebilir ilişkiler örmektedir. Bunun yanı sıra, sorunlar ve çözümlere ilişkin bilgi ve deneyim paylaşımı, vatandaşa en yakın yönetim birimi olan yerel yönetimlerin kapasitelerini artırmaktadır.